
Üniversitenin ilk yılıydı, hatta ilk zamanları. Derste gözüm hep o kıza takılırdı. Koyu renk ojeli uzun tırnaklarıyla ders notlarını cep telefonuna yazardı. O zamanlar (ve hala) defter kullanan bir insan olarak sanırım bu garip geldiği için dikkatimi çekmişti. Bir kaç arkadaş edinmiştim tabi. Ama çevreyi genişletmek adına yeni arkadaşlıklar edinmek istediğimize karar verdik ve evet doğru bildiniz arkadaş olmak için seçtiğim kişi o’ydu.
Tabi hooop gittin hemen kaynaş olamazsın insanlarla belli bir süre zaman geçirmen gerekir diye düşünürdüm hep. Ama bizler için öyle olmadı.Yeni edindiğimiz arkadaşlıklarla fazla ama özelinde 5 kişilik süper arkadaş grubumuz oldu.
Çok güldük çok eğlendik çok şey paylaştık hep birlikte. Kayıplarımız oldu, uzaklaşanlarımız, başka arkadaşlıklar kuranlarımız…Çoğu şey yaşandı ve biz üniversitenin son yılında ikimiz kaldık.
Zaten aynı yurtta 3 oda yanımdaydı. Bilerek aynı odada olmayı istemedik yatmadan yatmaya ayrılıyorduk zaten dedik hep. Kim bilir belki asıl korkumuz aynı odada kavga edip arkadaşlığımıza zarar vermekti. Dediğimiz gibi de oldu. Sadece uyuduğumuz sürede ayrı kaldık birbirimizden. Aynı bölüm aynı sınıf aynı yurt aynı blok aynı kat… Ayrılmaz bir ikiliydik artık.
Üniversite bitti döndük evlere derken kısa bir zaman sonra tekrar döndü aşık olduğu şehre, İzmir’ine. Kavuştuk birbirimize. Şimdi büyümüş iş sahibi olmuş hallerimizle de yine aynı duygularla yan yanayız.
O benim en yakınım oldu, aynı anıyı defalarca anlattığımda her seferinde ilk defa dinliyormuş gibi dinledi. Saatlerce biri ya da bir şey hakkındaki söylenmelerime tahammül etti. Dersine hiç girmediğim dersten beni geçirmek için sabahlara kadar çalıştırdı. Ben içeceğim zaman kendisi içmeyip beni toparladı. Damar yolu bulamayıp beni defalarca deldiklerinde elleriyle kanlarımı temizledi. Yanlış söylediğimi bilse bile başkasına karşı ölümüne beni savundu. Benim ciğerimi bildiği için vefasızlığımdan dem vurmayan tek kişi de hep o oldu. Göremediğim fırsatları görmemi sağladı.
Çoğu zaman küçük bir kız kardeş, kimi zaman da abla oldu. Ne olursa olsun hep yanımda oldu.
Bugün O’nun doğum günü. İyi ki doğdun çdirek, iyi ki varsın benim canım Kızılım… Sen benim ahiretliğim, sen benim üniversitem, sen benim 9 yılım, sen benim en güzel kahkahalarımsın!
Dışarı çıkabileceğimiz ve doya doya sarılabileceğimiz kahkahalarla dolu bir yaş diliyorum.
Seni Çok Seviyorum.